Olmuyor, alışılmıyor, kanıksanmıyor... Üzerinden ne kadar geçtiğini ne kadar bebek öldüğünü ne kadar can kaybı yaşandığını, artık hesaplayamıyoruz bile! Ne kadar acı değil mi Ölen düzinelerce bebekten bahsediyoruz ve onları birer sayıya indirgeyerek, hesap ediyoruz! İster istemez bu hale getiriliyoruz, alıştırmaya çalışıyorlar, bunda bir nebze başarılı da oluyorlar, lakin ne olursa olsun alışamıyorum, alışamıyoruz. Gündelik haberlerin, gündelik başlıkları haline geldi,"... şu kadar bebek şu kadar insan kaybı yaşandı..." ve bizler her defasında bin parçaya bölünüyoruz, çünkü yürek dayanacak gibi değil. Ama, artık günlük hayatlarımıza entegre olan, "Hayatın gerçekleri bunlar... Ölümler maalesef oluyor... Savaş işte..." gibisinden cümlelerle, alenen ne kadar savaş suçu kapsamına girecek olay varsa oluyor ve tüm dünya canlı izliyor. Bu ikiyüzlülüğe bir çok kez şahit olduk. Srebrenitsa'da, Birinci Karabağ savaşında, hülasa, Müslüman'a edilen eziyetlerin bir çok defasında, Batı'yı, yani kendilerini bir numaralı insan hakları savunucusu ilan eden güruhu çok iyi tanıyoruz. Kendilerine soykırım yapıldığını iddia eden bir ırkın, dini saikle şu an yaptıklarına sesini çıkarmamaları, ses çıkarmayı bırak salağı oynamaları da hiç şaşırtmıyor zaten. Bu iş, ABD'de çığırından çıktı gibi gözüküyor. Son günlerde dünyanın sayılı üniversitelerinde çıkan olaylara baktığımızda alev topu git gide büyüyor. Olacak gibi değil arkadaş, her gün ekrandan önümüze düşen görüntüler inanılacak ve dayanılacak gibi değil. Aklı başında tüm insanlık, dini, dili, ırkı ne olursa olsun bu vahşete sırtını dönemez, dönemiyor da... ABD'deki üniversitelerde protesto gösterileri, sembolik olması ve dünyanın gözünü kulağını açma açısından çok önemli. Atlanta-Emory Üniversitesi Felsefe Bölüm Başkanı, ters kelepçe gözaltına alınıyor! Ruh hastası Netanyahu'nun Filistin'e destek veren öğrenciler için, Amerika'da üniversite kampüslerinde yaşananlar korkunç. Yahudi karşıtı çeteler, önde gelen üniversitelerini ele geçirdi. Ne Yahudi karşıtlığıymış, nasıl bir mağduriyetmiş ya hu! ABD'deki hala aklı başında birkaç kişiden biri olan Senatör Bernie Sanders şöyle cevap verdi bu aklını yitirmiş adama: Hükümetinizin 221.000 evi yok edip altı ayda 34.000 kişiyi öldürdüğünüzü söylemek ne Yahudi düşmanlığıdır ne de Hamas'ı desteklemektir". Aslında tüm dünyanın farkında olduğu bu durumun, dünya siyaset arenasında hele ki, ABD'de dile getirilmiş olması "nihayet" dedirtti. Bu işin sonunda Yahudiler de büyük zarar görecek. İnanıyorum ki, muvaffak olamayacaklar.