Zübeyde Hanımın nikâh sarayı

Türkiye'de töre ile hukukun çatıştığı ilginç konulardan birisi dinî nikâh-resmî nikâh ayrımı.

Bu iki nikâh "türünün" birbiriyle ilişkisi ve nikâhın "resmî ve dolayısıyla laik" bir akit sayılması meselesi yıllardır tartışılır idi.

Bu konuda demokratik bir açılım arayan Türkiye, nihayet, bir süre önce, AK Parti iktidarı döneminde, müftülere de resmî nikâh kıyma yetkisi vermek suretiyle meseleyi çözmüş gibi oldu.

Ancak Diyanet İşleri Başkanlığı ve Müftülükler bu işe istekli olmadı. "Gelenin nikâhını kıyarız ama biz salona vesaireye gitmeyiz" dediler. Böylece imkan ihtimal olarak kaldı.

O kadar ki, dindar aileler de hatta dindar siyasetçiler de kendilerinin ya da çocuklarının nikâhlarını müftüye değil belediyenin nikâh memuruna kıydırıyor.

Birileri bu yolla dinî nikâh-laik nikâh ayrımını ortadan kaldırıp belediye nikâhını tümden dinî nikâha dönüştürmeyi hedefliyor olabilir. Ama bunun da tutmayacağı belli.

Çünkü neticede belediyede nikâh kıydıranların azımsanmayacak bir kısmı belki 10'u ya da 20'si- olaya dinî yönü de olan bir eylem gözüyle bakmıyor, adeta laik bir yaklaşımla hareket ediyor.

Geri kalan grup, nikâhı belediye memuruna kıydırıyor ama yapabilirse aynı mekânda duasını da yapıyor ya da yaptırıyor ve hatta fırsatını bulursa duayı da belediyenin nikâh memuruna yaptırmaya çalışıyor.

Ama işte burada problem başlıyor.

Bazı belediye başkanları "dinî nikâh isteyen müftüye gitsin, biz ancak laik bir işi yaparız, dua filan edemeyiz" diyor. Bazıları da af buyurunuz, sanki heladaymış gibi- abartıp "bizim olduğumuz yerde dua falan olmaz, duanızı sonradan nerede isterseniz yapın" demeye kalkıyor.

Nitekim geçen günlerde İzmir'de böyle bir kötü örnek ortaya çıktı.

Karşıyaka Belediyesi Zübeyde Hanım Nikâh Sarayında düzenlenen nikâh töreni öncesinde, çiftin yakınlarından biri mikrofonu kapmış ve dua etmek istemiş. Ama muhtemelen mikrofonun kötüye kullanılması riskinin baskısı altında olan- nikâh memuresi, "Beyefendi, burası bir resmî daire. Burada mikrofona izin vermiyoruz, resmî nikâh kıyıyoruz. Evde yapabilirsiniz." diyerek duayı engellemiş. Mikrofon elinden alınan duacı hoca, -kahır duası mı hayır duası mı bilinmez ama- yine de duasını etmiş.