Abdil Yıldırım

Yeni Asya

Mâbedler ve âbidler

(Camiler ve Din Görevileri Haftası münasebetiyle)Tarihî kazılarda en çok rastlanan, en eski ve en değerli eserler, mabetlerdir. Bugün de yaşayan eserler arasında mabetler, hem mukaddes manâları ile, hem sanat ve ihtişamları ile, en önemli eserler arasında yer almaktadır. Yeryüzünde ilk ev ve ilk mâbet, Kâbe'dir. Kur'an-ı Kerim'de, bu hakikat şöyle

Hırs hasâret, korkaklık atâlet getirir

Beden için el, ayak, göz, kulak ve sâir azalar ne kadar önemli ve elzem ise, kalbimiz ve ruhumuz için verilen manevî uzuvlarımız da o kadar önemlidir.Hırs, atalet, muhabbet, nefret, vicdan, merhamet, korkaklık, cesaret gibi duygularımız, bu manevî cihazlarımızdan bazılarıdır. İnsana düşen, hangisini, nerede ve ne kadar kullanacağını bilmektir. Madd

Okumak, okumak, yine okumak...

Kâinat kitabı herkese açık, Okuyana her hecesi güzeldir. Günde iki sayfa yazılıyor bak, Hem gündüzü, hem gecesi güzeldir. Bediüzzaman Hazretleri, "İnsan bu âleme ilim ve duâ vâsıtasıyla tekemmül etmek için gelmiştir" diyor. İlmin yolu da okumaktan geçiyor. Onun için İslamiyet okumaya, öğrenmeye ve anlamaya çok önem vermiştir. Rabbimizin de ilk emri

Husumete açılan kapı, tenkitle başlar

Husumet ateşi yakmasın bizi, Kaynaşalım, hallerimiz bir olsun. Nefis içimizden yıkmasın bizi, Ayrılmasın yollarımız bir olsun. A.Y. Tenkit etmek, insanların en kolay yaptığı işlerden birisidir. Hergün bir çok konuşmamızda, sohbetlerimizde birilerini tenkit eder, onun hata ve kusurlarını sayıp dökeriz. Halbuki, tenkit dediğimiz kelimelerin belki de

Beklenen şaheser: Bediüzzaman Said Nursi

Bediüzzaman Hazretleri 20. Yüz yılda yaşamış, adından en çok söz edilen, bıraktığı Risale-i Nur Külliyatı ile kıyamete kadar kendisinden bahsedilecek olan bir İslâm âlimidir.İstibdat, meşrutiyet ve cumhuriyet devirlerini görmüş, en çalkantılı dönemlerin içinde yaşamış, her dönemde iman esaslarının uğradığı tahribatı tamir etmek için gayret etmiştir

Dosdoğru olmak

Doğruluk, hemen her dinde ve felsefi görüşte önemle tavsiye edilen bir esastır.Yalan söylemeyen, açık, şeffaf, dürüst olan, hak hukuk ve adaletten ayrılmayan kişilere "doğru insan" denir. Yukarıda saydığımız hususlara ibadet aşkıyla bağlı olan, hiç bir cebir, şiddet veya menfaat karşılığında doğruluktan bir milim bile ayrılmayanlara da "dosdoğru in

Kudret kaleminden çıkan mektuplar

Şu kâinat, Cenâb-ı Hak'kın bir mektubudur. Her çizgisi kudret cetveli ile çizilmiş, her satırı hikmet kalemi ile yazılmıştır. Her bir harfi ince ince işlenmiş, her bir sayfası nakış nakış süslenmiştir.Peki, bu kadar ziynetli, bu kadar hikmetli ve kıymetli olan kâinat mektubu, kimin için yazılmıştır Bu mektubun muhatabı kimdir Bu soruların cevabını,

Dost dediğin yük olan değil, yük alandır

Bundan önceki bir yazımızda, "hakikî dost, sana Allah'ı hatırlatandır" demiştik.Bu yazımızda da dostun başka bir özelliğinden bahsetmek istiyorum. Dost, dostuna yük olmaz, onu sıkıntıya sokup, zor durumda kalmasına sebebiyet vermez. Dostu zorda kaldığı zaman, onun imdadına koşar, derdini paylaşır, elinden geliyorsa sıkıntısını giderir. Maddi olarak

Hakikî dost, sana Allah'ı hatırlatandır

İnsanın pek çok tanıdığı, akrabası, arkadaşı vardır fakat, dostu pek azdır.Dostun da has ve hakikî olanı, daha da azdır. Zira hakikî dost, sâdık olur, salih olur, hâlis olur. İnsan dostunun yüzüne baktığı zaman, imanı kuvvetlenir, mâneviyatı yükselir, Allah'ı hatırlar. Günümüzde ise, Allah'ı hatırlatan dostların sayısı oldukça azdır. Her konuda old

Bayram deyince...

Bana benden yakın olan, Uzak etme beni Sana. Canım Sana olsun kurban, Kurban olmak yeter bana. A.Y. Bayram deyince neler neler hatırlar insan. Bazen çocukluğumuza döneriz, yeni papuçlarımızı yastığın altına koyup yattığımızı, sabah erkenden kalkıp dedemizin veya babamızın elinden tutup bayram namazına gittiğimizi, dönüşte büyüklerin