"Teknoloji, bilim ve sanatı bir araya getiren"... Açıkçası bu şekilde başlayan cümlelerin iyi niyetli birer çaba olarak kaldığına çok tanık oldum. Hani "Şart mıydı, birleşmeseler de olurmuş" dediğim çok olmuştur nihayetinde. DasDas iş birliğiyle açılan yeni medya ve dijital sanat müzesi X Media Art Museum (XMAM)'da yaşadığım deneyim ise bu anlamda epey ufuk açıcı ve çarpıcı oldu.Kurucuları Mert Fırat, Muzaffer Yıldırım, Ferdi Alıcı; direktörü Esra Özkan ve destekçisi Paribu CEO'su Yasin Oral'ın katıldığı bir toplantıyla tanıtımı yapılanX Media Art Museum'da sergiler üç ayda bir değişecek. Bugün açılan ilk sergi, Ouchhh stüdyonun imzasını ve "Leonardo Da Vinci: Yapay Zekâ Işığın Bilgeliği" adını taşıyor. Alt başlığıyla tamamlarsak "CERN'den NASA'ya İnsanlık ve Metaverse". Ouchhh Stüdyo kurucu ortağı Ferdi Alıcı'nın tanımıyla "dijital veriler boya, algoritma fırça olarak kullanılıyor", Leonardo Da Vinci'nin çizimleriyle başlayan sergi 3D modellemesi ile devam ediyor, veri tabanı olarak da sanatçının icatları, makine çizimleri ve eskizleri kullanılıyor. Bilgilerin yapay zekaya öğretilmesiyle elde edilen çıktılar, 15 milyar fırça darbesiyle partikül olarak tüm mekanda karşılık buluyor. Seyirci de kendisini tam olarak bu "karşılığın" orta yerinde buluyor.c1 Sanırım yirmi dakika kadar süren bir deneyim, seyirciyi kapıdan girdiği anda bir sihir dünyasına dahil eden ve sonlara doğru kalp atışlarını hızlandıran bir ritme sokan. Ludovico Einaudi ve Mercan Dede'nin müzikleriyle sarmalandığınız ilk bölümde Da Vinci dışında Michelangelo, Raphael ve Boticelli'nin de yapıtları şekilleniyor duvarlarda, dört yanınızda ve ayaklarınızın altında. Yapılış anına tanık olur gibi hissediyorsunuz, bir anda dev boyutlarda yanı başınızda beliriyor sanat tarihinin baş yapıtları.CERN yapay zeka ekibiyle birlikte üretilen ikinci bölüm "AI Dark Machines" adını taşıyor ve CERN'den sonra ilk kez seyirciyle buluşuyor. Üçüncü bölüm NASA'nın "Kepler Veri Kümeleri" aracılığıyla uzay keşfi ve astronomi araştırmalarını taban alan makine öğreniminin kullanılması fikrine dayanıyor. Son bölümün veri tabanını ise müzisyenlerin beyin dalgaları oluşturuyor. Kesinlikle çok ilginç, çok etkileyici. Her şeyden önce de insana birçok meselesini, günlük derdini, hırslarını çok önemsiz hissettiren