Bugün 22 Ocak 2021. "Tarihte Bugün" sayfalarında "1580" yılının karşısında ilginç bir detay yer alıyor: "İstanbul Rasathanesi'nin yıkılışı".İstanbul Rasathanesi, 1577'de Osmanlı bilgini Takiyuddin'in İstanbulTophane sırtlarında kurduğu gözlemevidir.Takuyiddin, 1521-1585 yılları arasında yaşamış bir bilim adamıdır. Osmanlı sistemindeki sıfatı "müneccimbaşı" yani "Baş Astrolog" olarak geçiyor.Kendisi astronomi ve matematikle, özellikle de trigonometriyle ilgilenmiş. Sinüs, kosinüs ve tanjant hesaplamalarını yapmış, kanıtlarını tablolar halinde göstermiş. Yerkürenin, kendi yörünge düzlemiyle arasında 23 derece açı olduğunu gerçeğe en yakın şekilde hesaplayan gökbilimcilerden biri olarak tarihe geçmiş.Alman bilim adamı Kepler'in hocası Danimarkalı Tyco Brahe ile aynı dönemde aynı gözlemleri yapmış.Yarısından fazlası Türkçe olan binden fazla makale yazmış.Takiyuddin'in önemli bir gözlemi de o tarihlerde İstanbul'dan da gözlemlenen kuyruklu yıldız olmuş.(Mustafa Önder'in hazırladığı, Harita Genel Komutanlığı'nın bastığı "Geçmişten Günümüze Türk Haritacılık Tarihi" adlı kitapta yer alan bu harita, 1577 yılında yapılan kuyruklu yıldız gözlemini yansıtıyor.)Tycho Brahe takım yıldızlar hatta o zaman isimlendiremese de süpernovalar keşfetmiş. Bugün NASA'nın en önemli teleskobuna ismini veren Kepler'i yetiştirmiş. Brahe ve Kepler, 16. yüzyılın sonlarında ve 17. yüzyılın başlarında astronomi bilimine damgasını vurmuş.Peki Takiyuddin ve Tophane'deki rasathanesi ne olmuşBazı din adamları İstanbul'daki depremi, salgınları ve bütün olumsuzlukları rasathaneye ve rasathanede yapılan bilimsel çalışmalara hatta bazı kaynaklara göre kuyruklu yıldıza bağlamış. O din adamlarının takipçileri de rasathane yıkılsın diye "numayiş" yapmışlar.Padişah 3. Murad, numayişe ve baskılara dayanamamış ve 1580'de yani yapıldıktan üç yıl sonra rasathaneyi denizden topa tutmuş. Tophanedeki gözlemevi toplarla yıkılmış.Takiyuddin, rasathanesinin yıkılmasından 5 yıl sonra yaşamını yitirmiş.(Osmanlı topraklarında bir sonraki gözlemevi 300 yıl sonra açılabilmiş o da 31 Mart olaylarında hedef olmuş.)Bilim ve sanat bir ülkenin ilerleyebilmesi için olmazsa olmazdır.Bilim ve sanat ancak özgür ortamlarda yeşerir.Bundan tam 442 yıl önce yaşananlarla bugün Sezen Aksu üzerinden sürdürülen tartışmanın hiçbir farkı yoktur.442 yıl önce Tophane sırtlarındaki rasathaneye atılan top mermileriyle, bugün Sezen Aksu ve şarkısı için atılan "tivit"lerin (twitter mesajlarının) hiçbir farkı yoktur.Güçlü ve kalabalık olanlar kendi inançlarını, kendi yaşam biçimlerini zayıf ve azınlıkta olanlara