A Milli Takım seviyesinde 1998'den sonra ilk kez yaz aylarını turnuvasız, boş geçiren; dünya klasmanında 27'nci; Avrupa'da 15'inci sıraya gerileyen Türk basketbolu, sürekli kürsü gördüğü alt yaş gruplarında da dibe vurdu.

İstanbul'da düzenlenen U17 Dünya Kupası'nda üçüncülük elde eden Türkiye'nin genç basketbolcuları, asıl seviye göstergesi olan üç Avrupa şampiyonasında tel tel döküldü. U16, U18 ve U20 takımlarımız kıta turnuvalarını 2'şer galibiyet, 5'er mağlubiyetle tamamladı. Toplam 21 maçta 6 galibiyet, 15 mağ lubiyet! U20 Millilerimiz 14'üncü olup B ligine düştü. U18 Milliler 12'nci, U16 Milliler ise 8'inci sırada Avrupa şampiyonalarını tamamlayabildi. Kadınlarda da durum vahim. U16'larda zaten B ligindeyiz. U18'ler 12'nci oldu, U20'ler 7'nci... A takım yıllardır ortalarda yok.

Hal böyleyken... Bir elin parmaklarından az sayıda kalan 'basketbol yazarı' unvanlı meslektaşlarımdan biri; iki eski takım arkadaşını bir araya getirdi. 'Büyük birliktelik' denilerek Harun Erdenay'ın, Hidayet Türkoğlu yönetiminde yer alaca ğı duyuruldu.

Eskilerin deyimiyle hâk ile yeksan olan Türk basketbolunu; Harun desteği ne kadar ayağa kaldırabilir ki İnsana değil binaya yatırım yapmakla bu işin olmayacağı; icazetin değil liyakatın önemi; olimpiyatlarda tokat gibi yüzümüze çarpılmadı mı Alt yapılardan üst yapılara, oyunculardan antrenörlere DERYA (!) gibi sorun varken.... Üstüne üstlük, gençlerin önünü nasıl açacağını kimsenin bilmediği 43 gibi saçma sapan bir yabancı kuralı devreye girecekken... Abdi İpekçi Spor Salonu'nun yerine yapılan ve adına 'gelişim merkezi' denilen tesis basketbolun paydaşlarını mutlu edip seçim kazandıracaksa...