Kılıçdaroğlu'nun göz boyamaya yönelik şirinliklerini gündeme getirerek, CHP'de inanç değerlerimizle barışma yönünde bazı gelişmeler olduğunu iddia edenler, herhalde üzülüyorlardır. Ancak, İslam düşmanlığı iliklerine kadar işlemiş mensupları, CHP'nin milletimizin değerleri ile barışmak niyetinde olmadığını hatırlatmayı sürdürüyor. Genel Başkanlarının CHP'yi yüzde 20'lerin üzerine taşımak niyetiyle inançlı insanların ağızlarına bir parmak bal sürmek için yaptığı helalleşme ve benzeri çağrıların ne kadar aldatıcı olduğu da netleşiyor... İnançlı taraftarlarını bu parti ile ittifaka razı etmeye çalışanların işi zor. Ne kadar gayret ederlerse etsinler, CHP'de İslam karşıtlığı konusunda ümit verici bir gevşeme yok!.. CHP Genel Başkan Yardımcılarından Bülent Kuş'un, 'Dindarların Kurtuluş Savaşı'na ve Cumhuriyetin kuruluşuna katılmadığını' iddia etmesi, yalana dayalı siyaseti bırakmayacaklarını gösteriyor. Bülent Kuşoğlu ve benzerleri, ağababalarının Avrupa ülkelerine kaçmayı tercih ettiği Kurtuluş Savaşı günlerinde milletimizin inançlı fertlerinin kazma kürekle ve çıplak elle düşmanla mücadele ederek vatanlarını savunduklarını iyi bilirler. Kuşoğlu'nun derdi, Kurtuluş Savaşı günlerinde kapağı Avrupa'ya atıp zaferden sonra ülke yönetimine çöreklenmeye kalkışan ve bunda belli oranda başarılı olanlar silsilesindeki kesinti. Kuşoğlu ve onun gibilere tavsiyemiz, konuyla ilgili birkaç kitap karıştırmaları. O zaman Kurtuluş Savaşı'nın nasıl kazanıldığını öğrenirler. CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in, çocuklarımızın dinlerini öğrenmesine yönelik faaliyetleri 'Orta çağ zihniyeti' olarak karalamaya çalışması ise, birilerinin bulundukları çukurda debelendiklerini işaret ediyor. Din eğitimi ile ilgili faaliyetleri kirletmeye çabalayan Özel'in yalanlarla cehaletini ortaya koyması, tam bir CHP klasiği. 'Çocukları bütün dünya nasıl yetiştiriyorsa öyle yetiştirmekten'