Raşit Yücel

Yeni Asya

Ceplere sığmayan paralar

Hemen her iş para ile yürütülmeğe çalışılıyor Ülkemizde, paranın değerinin azaldığını yaşayarak görüyor ve izliyoruz En büyük kâğıt para birimimiz iki yüz lira Ama bununla ne satın alınabiliyor kiBu, paramızın değerinin azaldığını gösteriyor. İki binli yıllarda paradan sıfırlar atıldı, ama enflasyon sebebiyle para yine değersizleşti. Enflasyon tava

İletişim tarihi ve kitaplar

Tarih, bir milletin hafızası olarak bilinir. İlk insan ve ilk peygamber Adem Aleyhisselam ile başlayan insanlar arasındaki iletişimin, ilk yıllarda sözlü anlatımlar ile geliştiğini görüyoruz.Daha sonra ise, insanların yaşadıkları hayat hallerini kimi zaman taşlara, ağaç kabuklarına, kimi zaman metal levhalara, Çinlilerin ipek kumaşlara, deriler üze

Ayakta gezen cenazeler

Hayatta olanların en büyük endişesi ölüm korkusudur. Ehli iman için ölüm, "bir terhis tezkeresi" olarak kabul edilir. Ama, ehli küfrün en büyük derdi ve tasası ölüm korkusudur.Özellikle, Yahudilerin ölümden çok korktukları bir vakıadır. Dünyada, günde yüz elli binden fazla insanın öldüğünü istatistikler haber veriyor. Azrail Aleyhisselam ruhları ka

Vahşetin adı

Gazze'de asrın vahşeti yaşanıyor. Geçen yıl Ukrayna'da başlayan ölümler, bu günlerde Gazze'de devam ediyor. Adeta vahşetin adı yazılıyor.Birleşmiş Milletler'de Filistin devletinin tanınma aşamasına gelindiği bir zamanda bu hadisenin meydana gelmesi, akıllara mevcut vahşetin hangi maksat ile sergilendiğini getirdi. Kadın, çocuk, bebek, ihtiyar, hast

Mektuplar

İnsanlar, iletişimi mektuplar ile yapıyorduİki cihanın Serveri, (asm) Peygamberliğini bildirmek için ülkelerin başkanlarına mektuplar gönderdi. Mektuplar, ilk yıllarda deri üzerine, daha sonraları kâğıt üzerinde gönderilmeğe başlandı. Bazı mektuplar elden gönderilirken, bazı mektuplar elçiler vasıtası ile gönderildi... Genel kaide ile "elçiye zeval

Çantacı Necmi abiye rahmet

Yıl 1973. Mevsim bir yaz günü. İzmir'deyim. Akrabamız, merhum Ömer Şahin kardeşimin ısrarı ile Tire ilçesine gittik. Orada, Celal Keseli isminde bir mütebessim zat ile karşılaşıyoruz ve "dershane" dedikleri bir mekâna gidiyoruz.Hayatımda görmediğim samimi insanlar ile o akşam beraber olduk. Sabah olunca bütün o mütebessim insanların, bizi uğurlamak

Yüzyılın hasreti...

İnsanlık, huzur ve mutlu yaşamanın sırlarını arıyor. Hâlâ bir çok ülke, bu saadete kavuşmuş değil.İslam dünyasında, bu hayale ulaşabilen ülke sayısı, yok denecek kadar azdır. Ülkemiz de gerçek demokratik ve cumhuri sisteme geçmiş değildir. Halbuki bunun temel umdeleri Asr-ı Saadette yirmi yıl yaşanmış, daha sonra "ısırıcı bir saltanata" dönüşmesi i

Bir İbrahim Kaya vardı

Mahallemizde yeni inşa edilen bir camimiz vardı. Ortaokul yıllarımda idi.Camide sık sık müezzinlik yapardım. Camimize gelenlerden, uzun boylu, takım elbiseli bir ağabeyimiz vardı. Onun haline gıpta etmiş, "Ben de büyüyünce öyle olacağım" diye kendi kendime karar vermiştim. İbrahim abi idi bu. Daha sonra bizim mahalleden taşındı. Ben de, birkaç yıl

Karadeniz, Karedeniz

Ülkemiz, coğrafi konumu itibariyle ve bölgeleriyle isimlendirilir, yâd edilir.Karadeniz, denizi ile beraber, bölgesi de o ad ile anılır. Azeri nağmelerinde ise, "Çırpınırdı Karadeniz, Bakıp Türk'ün bayrağına" tekerlemesinden, Karadeniz'in siyah görüntüsü ile beraber dalgalarının hırçınlığını da anlamak mümkün. İnsanlarının da meşreplerinin ona uyg

Baharlar gelsin

Baharları kim sevmezBaharlar ne sıcakların, ne de soğukların acısını hissettirmez insanlara. "Sizler, Cennet-âsâ bir baharda geleceksiniz. Şimdi ekilen nur tohumları, zemininizde çiçek açacaktır" diyen Bediüzzaman hazretleri, ümitlerimizi tazelemiştir. Yüz yıl öncesinden verilen bu müjdeler, bizleri istikbal adına hep ümit içinde olmamız gerektiğin