Bazen sadece kazanmak gerekiyor!

Trabzonspor'un acil bir galibiyete ihtiyaç duyarak çıktığı maçta, aynı iştahı sahaya yansıtmada zaman zaman zorlandığı anlar oldu. Ön alan baskısını yapmaya çalışan ancak kazandığı topları ileride tutmakta zorlanan Trabzonspor, orta sahadaki oyun aklı eksikliğini çok net bir şekilde hissetti. Başakşehir ise her zamanki gibi kendi temposunda, fazla temasa girmeden ancak ne olursa olsun disiplinden kopmayan bir görüntüdeydi. Bu tarz maçların tek çözüm yolu ise sorumluluk alan, üretken olan oyunculardı ki Trabzonspor adına bu tarz bir isim sahada yoktu. Mendy ve Lundstram ikilisinin maça birlikte stoper olarak başlaması, orta sahadaki tempo eksikliği, Draguş'un beklenen katkıyı verememesi ve Muhammed Cham'in beklenen bireysel yeteneklerinin bir türlü sahada görülmemesi dikkat çeken diğer unsurlardı. Bireysel olarak ise tek olumlu gelişme Banza'da yaşandı. Önceki maçlara oranla çok daha diri gözüken Banza hem ön alan baskısını tek başına da olsa yapmaya çalıştı, hem de taraftarları ateşledi.
Maçın son dakikalarında ise beraberliği iyice kabullenen Başakşehir üzerine daha fazla giden Trabzonspor için gol oyuna hücum anlamında çok fazla katılmadığı için çok eleştirilen Eren'in asisti ve yine artık eski temposundan çok uzak kaldığı için tepki gören Edin Vişça'nın golüyle geldi. 90 dakika boyunca fazla üretken olmayan Trabzonspor için bazı maçlarda, "Sadece kazanmak gerekir" söyleminin karşılığı yaşandı. Kazanmak, bir kıvılcımı ateşlemek ve milli maç sonrası beyaz sayfa ile başlangıç yapmak çok daha değerliydi. Bu galibiyetin şimdi ihtiyacı olan oyunun daha da gelişmesi, futbolcuların daha fazla sorumluluk alması ve tribünlerin dolması.